İlahi adaletin güzelliğinden, şu bozuk düşünceli ve kirli niyetlere sahip kişilere karşı hissettiğim korkusuzluktan bahsedeyim.
Ah, ilahi adalet nasıl da yüce bir kavram!
Oturduğun yerden ilahi adaleti izlediniz mi hiç?
Nasıl her şey tek tek yerini buluyor!
İçi bozuk, düşüncesi kirli olanlar, belki şimdilik kendilerini güvende hissediyor, belki daha fazla ne yapabiliriz? Düşüncesindeler
Ancak korkmasınlar mı?
Hayır, bilmelidirler ki her neşeli yaptıkları, her zarar verici eylemleri bir gün karşılarına çıkacaktır.
Bilirsiniz, her şeyin bir vakti var bu dünyada. Kimi zaman gözle görülemese de, her eylemin bir karşılığı olduğuna inanıyorum. Ve şu da bir gerçek ki, adalet her daim kendi yolunu bulur, er ya da geç. İçi bozukların yarattığı kaos içinde bile, biliyorum ki her birimiz ektiğimiz tohumların biçileceği günü bekleriz. Kimi zaman olur da sistemler, yargılar eksik kalsa da, ilahi adaletin hesabı sorma günü geldiğinde, hiçbir kurnazlık, hiçbir karanlık sığınak işe yaramayacak. O yüzden rahatım, korkmuyorum; her zerresinde adaletin tecelli edeceği günlere inancım tam.Öyle insanlar vardır ki, kendilerini başkalarından üstün sanırlar ve sürekli planlar, hesaplar peşinde koşarlar. Ama şu var ki, akıllı olduğunu düşünerek başkalarını küçümsemek, en büyük hatalardan biri. Unutmayalım ki hayat, beklenmedik sürprizlerle dolu ve bazen en zeki sandıklarımız bile yanılabilir. Herkesin güçlü ve zayıf yanları vardır, önemli olan herkese hak ettiği saygıyı göstermek. Çünkü zafer diye yücelttiğin planların, bazen ters tepebilir ve sandığın başarılar, bir anda beklenmedik bir mahcubiyete dönüşebilir. İşte o zaman insan, aslında en büyük akılın mütevazilik ve anlayıştan geçtiğini anlar. O yüzden herkesi hafife almamak, ne olursa olsun insanlığını unutmamak gerek. Başarı ve zafer, ancak bu bilinçle anlam kazanır.
Hür Haber Yönetim Kurulu Başkanı
Hürkerim küçükusta
Saygılarımla