Gelin bu başarı hikâyesinin arka planına bir göz atalım. Takımın kurucusu Ali Sami Yen’in “Amacımız İngilizler gibi toplu halde oynamak, bir renge ve isme mâlik olmak, Türk olmayan takımları yenmektir.” sözünü bilirsiniz. Bu vizyon camianın temelini oluşturmuş, kulübün hafızasına bir kere işlemiştir. Nitekim Galatasaray, sadece Türkiye’de değil dünya çapında başarılara imza atmış global bir takımdır. Bu başarı kolay elde edilmemiştir. “Dibi görmeden zirveye ulaşamazsınız.” derler ya Galatasaray da bir zamanlar böyle bir durum yaşamıştır. On dört sene şampiyon olamadığı 1973’ten 1987’ye kadar olan dönemi hatırlayın. Bu dönem, Galatasaray’ın en büyük kırılma noktalarından biridir. Galatasaray, bu uzun başarısızlık dönemin ardından Alman teknik adam Jupp Derwall’i göreve getirdi. Derwall, sadece bir teknik direktör değildi. İdari yapı, tesisleşme, altyapı da dâhil birçok konuda söz sahibiydi. Önce Sepp Biontek teknik ekibe dahil edildi. Onu Mustafa Denizli, Fatih Terim gibi isimler takip etti. Galatasaray bu sessiz gelişimi yaptığı dönemde lig şampiyonluğu sıralamasında 12 şampiyonluğu bulunan Fenerbahçe’nin ardından 8 şampiyonlukla ezeli rakibinin gerisindeydi. Derwall’in radikal kararlarının meyveleri, ilerleyen dönemde toplanmaya başlandı. Mustafa Denizli yönetiminde o zamanki adıyla “Şampiyon Kulüpler Kupası”nda yarı final oynayarak ilerleyen yıllarda gelecek başarıların sinyallerini verdi. Onu Fatih Terim yönetiminde UEFA Kupası takip etti. Mircea Lucescu döneminde Real Madrid’i yenerek Süper Kupa kazanıldı. Bunlar Türk futbolunun en önemli başarılarıydı. Galatasaray’ın bir diğer kırılması ise 27 Mart 2011’de yapılan kongrede başkan Adnan Polat’ın ibra edilmeyip görevden çekilmesi ve sonrasında gelen 6 lig şampiyonluğudur. Kulüp, o sezon şampiyonluk sayısında Fenerbahçe’nin gerisine düşmeyi kabullenmeyip bugün itibarıyla 4 fark atarak Fenerbahçe’yi gerisinde bırakmıştır. 64 yıllık Süper Lig tarihine bakacak olursak Galatasaray 23 şampiyonlukla zirvede yer alıyor. Onu 19 şampiyonlukla Fenerbahçe, 16 şampiyonlukla Beşiktaş, 7 şampiyonlukla Trabzonspor ve birer şampiyonluklarla Başakşehir ve Bursaspor takip ediyor. Galatasaray, en ufak başarısızlıkta eleştiri kültürü ile daima daha iyiye gitmeyi başarabilen bir kulüptür. Öyle ki takımın başında 8 şampiyonluk yaşayan Fatih Terim bile bu eleştirilerden nasibini almıştır. Sarı kırmızılıları bu açıdan Alman devi Bayern Münih’e çok benzetiyorum. Zira onlar da geçtiğimiz sezonu zirvede tamamlamalarına rağmen rakibimiz Borussia Dortmund’un son hafta berabere kalmasıyla şampiyon olmamız başarısızlıktır düşüncesiyle sportif direktörlerinin görevine son vermiştir. Peş peşe gelen şampiyonlukların sırrı da zaten buradadır. Galatasaray veya Bayern Münih isim fark etmiyor. Eleştiri kültürüyle daha iyisini aramak başarıyı getiriyor.